Toplantı günü gelip çatmıştı. Bu seferki diğerlerinden farklıydı. Yeni sektörlere gireceklerdi. Genel müdür, mevcut fuarlara ilaveten gelir artırıcı ve ses getirecek yeni fuar önerileri bekliyordu. Bu iş için verilen sürede tüm orta kademe yöneticiler iyice hazırlanmış, nihayet kendilerini gösterme fırsatı yakalamışlardı. Tek tek söz alarak beyin fırtınasını başlattılar;
"Kuruyemiş fuarı yapalım" dedi birisi. "Daha gıda fuarlarını doğru dürüst beceremedik, kuruyemiş fuarına kaç firma toplayabiliriz ki" dedi ötekisi. "Abicim gıda deyince gelmezler ama kuruyemiş deyince koşa koşa gelirler" dedi teklif sahibi. "Fındığı ayrı hol, fıstığı ayrı hol yapalım" diyenden, "En çok çekirdek yiyene ödül verelim" diyene kadar herkes olaya maydanoz oldu.
Diğer tüm fuar önerileri benzer mantıkla yapıldı ve değerlendirildi. Kimse bu sektörlerin böyle bir fuardan kazanımı ne olur diye düşünmedi. Fuarları nasıl tanıtacaklarına değinmedi. Herkes meseleyi, kaç firmayı katılmaya ikna edebiliriz ekseninde tartışıyordu.
Sonrası malum; heyecanla başlayan "Birinci Uluslararası Bilmemne Fuarı". İlk sene 3 hol, ikinci sene tek hol, üçüncü sene fuar ya var ya yok. Ziyaretçi yokluğundan birbirinin standını gezen katılımcılar, firmaları fuarlardan soğutan düş kırıklıkları, milli israf manzaraları.
Fuarlar elbette bu kadar basit mekanizmalarla ortaya çıkmıyor. Ama bazı fuarların serüvenine bakınca insanın aklına yukarıdakine benzer senaryolar yazmak geliyor.
Bir üretici her ne kadar "Benim ürünüm sayesinde insanlar mutlu oluyorlar" dese de birinci amacı kar etmek ve para kazanmaktır. Hizmet üreten sektörlerde ise durum daha ciddi. Müşterinin memnuniyeti para kazanma arzusunun önünde olmadıkça fuarcılık gibi hizmet sektörlerinde başarı asla gelmiyor. O halde organizatörlerimizin, düzenledikleri fuarlardan "Ne kazanırım" demek yerine öncelikle "Ben bu fuara katılmaya ikna ettiğim firmalara ne kazandırırım ve ziyaretçileri nasıl mutlu ederim" diye düşünmeleri gerekir. Buna odaklanılır ve başarılabilirse para zaten kazanılmış demektir. Onbinlerce metrekarede düzenlenen ve firmaların katılımcı olabilmek ya da yerini biraz büyütmek adına torpil aradığı fuarları bir hatırlayın. Bu fuarlarda kazanç sağlamak için fuarı dikkatlice organize etmek yeterli olmuyor mu?
Saim Bozdemir'in Diğer Yazıları