Aaaah ah! Nerde o eski CeBIT fuarları!

Hannover Messe'nin tüm gayretlerine rağmen CeBIT Fuarı'nın düşüş trendi sürüyor. Fuar yetkilileri stratejik olarak sadece iş dünyasına odaklandıklarını söyleseler de, bu kan kaybını bir tercih değil sürükleniş olarak nitelendirmek daha doğru olur.

2000'li yılların başlarında CeBIT fuarları en az Autoshow fuarları kadar ziyaretçi toplayan organizasyonlardı. Organizatörün alan satışı kadar giriş ücretlerinden de yüklü para kazandığı, katılımcı firmalara sayılı miktarda verildiği için davetiye ile fuara girebilmenin bir maça ücretsiz girmek kadar zor olduğu yıllardı. Bilindik tüm bilgisayar üreticileri, cep telefonu markaları, GSM operatörleri ülkemiz şartlarının bir kaç numara üstünde standlarla fuarı süslerlerdi. O dönemlerde bir GSM operatörünün standına 2 milyon dolar harcadığını, şirketin ajansında yetkili bir dostum söylemişti. Tüm haber kanalları fuar boyunca canlı yayın yapar, gazeteler CeBIT özel sayısı çıkarmak için yarışırlardı. Bilgisayar meraklısı gençlerin hücumu yüzünden hele hele hafta sonları fuar koridorları İstanbul'un sabah trafiğine dönerdi. Eline mouse almamış teyzeler amcalarla teknoloji özürlü vatandaşlar bile medyanın gazına gelerek TÜYAP'ın yolunu tutarlardı. Peki sonra ne oldu?

O dönem CeBIT fuarlarında normal vatandaşların giremeyeceği ve yalnız iş dünyasına hitap eden bir salon bulunurdu. Fuara giriş biletiniz olsa da bu salona ayrı bir davetiye ile girebiliyordunuz. Tıpkı Topkapı Sarayı'nın Harem dairesine girmek gibi! Her neyse; iş dünyasına kurumsal çözümler üreten bu firmalar bugün de halen CeBIT fuarının katılımcılarını oluşturuyor. Nihai tüketiciye hitap eden ürünler üreten veya ithal eden firmalar ise fuarı teker teker bıraktılar. Bıraktılar diyorum çünkü Hannover Messe yetkililerinin ima ettiği gibi bu firmalarla çalışmaktan vazgeçen CeBIT değildi. Örnek vermek gerekirse GSM operatörleri birer yıl arayla fuarı terkettiler, en son terk eden TURKCELL oldu. Son bir kaç yıl TURKSAT esas oğlan konumundaydı. Sonrasında yalnızca kurumsal projeler satan firmalar kaldı.

Nihai tüketim ürünleri pazarlayan firmalar fuarı terk edince CeBIT Fuarı, oluşan katılımcı açığını devlet kurumları ve belediyelerin katılımı ile telafi etmeye çalıştı. Geçtiğimiz günlerde sona eren fuara bakılırsa Aktif Bank en büyük katılımcı durumuna gelmiş ve fuara sponsor olmuş. Fuarın IFM salonlarına taşınması ile, belediyelerle çalışmayı bıraktığına ama devlet kurumlarının yine salonlardan birini doldurduğuna şahit olduk. IFM salonlarının küçük olmasına rağmen alanın tamamının satılamadığını, iki büyük salondan birinin neredeyse yarısının Aktif Bank ve bu bankanın üstlendiği Passolig projesi olduğunu gözlemledik.

Bütün bu tespitlere rağmen organizatörün gösterdiği çabaların hakkını vermek gerekir. Fuar hangi boyutta olursa olsun Hannover Messe ekibinin fuara yüksek konsantrasyonla hazırlandığını, gerek katılımcıların gerekse ziyaretçilerin büyük bir ciddiyetle ağırlandığını güçlü biçimde hissediyorsunuz. Bu açıdan bakıldığında fuarın eski günlerinden uzak olmasının organizasyon başarısızlığından öte bilişim dünyasındaki değişimin getirdiği şartlar olduğunu düşünmek akla daha yakın geliyor.