Tarih : 25.11.2014 - 16:05

Defalarca Uyardık! Yine Uyarıyoruz!

 

Aynı fuar alanında her hafta fuar düzenleyeceksiniz, katılımcılara 200-300 m2'lik stand alanları kiralayacaksınız, sonra da dekorasyon sektörüne dönüp "2 gün çalışma süreniz var, buyurun başlayın" diyeceksiniz. Kimse kusura bakmasın; bu şartlarda çalışılmasına izin veren kurumlar, o izni alan organizatör ve alan yönetimleri, bu duruma rıza gösteren sektörel derneklerin hepsi fuar alanına düşecek her damla kandan sorumludur.

 

Yanlış anlaşılmasın yukarıda bahsettiğimiz 2 günlük zamana ilk gün neredeyse 6 saat süren alana yerleşme işlemi ile sonraki gün katılımcının standı teslim alarak ürün yerleşimi yapması da dahil maalesef. Çalışma süreleri bazı fuarlarda 3 güne çıkabildiği gibi 1 güne de indirilebiliyor. Nereden bakarsanız tam bir çılgınlık.

 

Bu şartlarda çalışmakla fuarcılık sektöründe ne gibi riskler ortaya çıkıyor?

 

- Katılımcıların içinde kötü bir fuar tecrübesi yaşamamış firma neredeyse yok gibi. Zamanında yetişmeyen, usulüne uygun ve güvenli biçimde inşa edilmeyen standları teslim almak zorunda kalan katılımcılar her fuar öncesi korkulu rüyalar görüyor.

 

- Fuar dekorasyon sektörü yetişmiş eleman sıkıntısı çekiyor. Bu iş grubunda çalışmaya aday personel, ağır çalışma şartları ve düzensiz mesai saatleri nedeni ile sektöre ilgi göstermiyor.

 

- Fuar alanında çalışanları izleyen biri adeta hızlandırılmış bir video seyrediyormuş hissine kapılıyor. Böyle baskı altında iş bitirmeye çalışmak her türlü yazılı iş güvenliği kurallarını geçersiz hale getiriyor.

 

- Usulüne uygun yapılmayan standlar yüzünden yalnızca çalışanlar değil, fuar süresince görev yapan katılımcı personeli ve fuar ziyaretçileri de risk alanına giriyor.

 

- Bir fuar montajına girilmeden evvel bir önceki fuarın sökülmesi işlemi de yine aynı sektör tarafından yapılıyor. Aynı kişiler hem alan boşaltıyor hem de başka fuar için yine aynı alana giriş yapıyor. Sektör fuar dönemlerinde neredeyse uyumadan çalışıyor.

 

- Bütün bunlara ilave olarak fuar alanında çalışabilmeleri için herhangi bir yetki belgesi istenmeyen, herhangi bir özel eğitim alma zorunluluğu bulunmayan sorumsuz stand dekoratörleri, katılımcıları ve fuar organizatörlerini mağdur etmekle kalmıyor, haksız rekabet nedeni ile usulüne uygun çalışan stand firmalarına da zarar veriyor.

 

Peki ne yapılabilir?

 

- Fuar takviminin daha verimli kullanılması sağlanabilir. Fuar alanı çalışma takvimlerinde bazen 2-3 haftalık boşluklar göze çarpmaktadır. Fuar düzenleme zamanları yıl içine biraz daha homojen biçimde dağıtılarak zaman kazanılabilir.

 

- Fuarların süreleri kısaltılabilir. Her hafta fuar yapılmak zorunda ise fuar süresi 3 gün olarak belirlenebilir. Hali hazırda pek çok fuarımızın süresi 3 gündür.

 

- Sektörel dernekler, organizatörler ve alan yönetimleri mağdur olmamak ve mağdur etmemek adına stand dekorasyon sektörü ile temas halinde olmalıdır. Bu sektörü görmezden gelerek kritik kararlar almak herkese pahalıya mal olabilir.

 

- Yönetmelik veya gerekirse kanun çıkarılarak fuar alanında minimum çalışma süreleri belirlenebilir. Maden kazalarına minimum sürede maksimum üretim düşüncesinin sebep olduğu ortada iken bu riskleri görmezden gelmek tam bir gaflettir.

 

Gelişmiş fuar ülkelerinde stand çalışmaları için öngörülen süre minimum 5-6 gündür. Pek çok fuarda bu süreler daha da fazladır. Ülkemizde maliyet endişesi ile sürdürülemez hale gelen stand montaj süreleri yetkili kurumlarca yeniden belirlenmeli ve tüm sektör tansiyonu düşürülmüş bir çalışma ortamında rekabet şartlarını yeniden oluşturmalıdır. Şayet bu türden adımlar atılmazsa, birilerini adım atmak zorunda bırakacak acı olaylar yaşamamız sürpriz olmayacak.

Saim Bozdemir'in Diğer Yazıları