Geç kalmayın, yetişemeyebilirsiniz!

İş hayatında başarılı olmak büyük ölçüde vaktin doğru kullanılabilmesine de bağlı. Fuarcılık sektöründe ise vakit belki başarıyı en çok etkileyen ve hatta belirleyen bir faktördür. İster bir fuarın katılımcısı olun isterse düzenleyicisi veya bu sektöre hizmet veren bir iş kolunun temsilcisi, hep birşeyleri yetiştirme telaşındasınızdır. Şayet bu işin içinde iseniz aşağıdaki türden cümlelere alışık olmalısınız;

* Kataloglar fuara yetişir değil mi?

* Bazı ürünlerimiz gümrüğe takıldı, fuara yetişmedi maalesef.

* Genel müdürümüz yurtdışında ama fuara yetişmeye çalışacak.

* Standımızın fuardan önce hazır olacağı sözünü verebilir misiniz? Yetişmezse yandık.

* Promosyon siparişini şimdi vermezseniz fuara yetiştiremeyebiliriz.

* Sergilenecek ürünlerin numunelerini fuara yetiştirebilmek için bütün ekibimizle gece gündüz çalıştık.

Fuarcılığın doğasında olan bu vakit sorunu ülkemizin bu alanda hızlı büyümesine aynı ölçüde cevap veremeyen altyapı sorunları nedeni ile daha da fazla maalesef. Hızla büyüyen sektörü taşıyacak tecrübeli personel sıkıntısı tam olarak çözülebilmiş değil. Hal böyle olunca baştan başa stres kaynağı olan bu durum firmaları fena halde germekte ve tedirginlik yaşamalarına neden olmaktadır. Fuar açılışından sonra konunun her alanında görev yapan kişilerin büyük bir sınavdan çıkan öğrencilerin psikolojisinde olduklarını sıklıkla görmekteyim.

Peki bu stresi kabusa dönüştürmemek veya daha az yaşamak için neler yapılabilir? Bu sorunun cevabı sektörün hangi alanında bulunduğunuza göre değişkenlik arz edecektir. Örneğin bir katılımcı iseniz kadrolarınızın fuar tecrübesi yaşamış personelden oluşması durumu çok etkileyecektir. Ayrıca sizi fuara taşıyacak olan kişi ve kurumları örneğin fuar organizatörünün müşteri temsilcisini, stand dekorasyoncusunu ve diğer yol arkadaşlarınızı iyi seçmelisiniz. Bu seçimlerde hata yapılırsa, fuara çok iyi hazırlanılmış olsa da başarılı bir netice garanti edilemez.

Doğru fuarlara doğru yol arkadaşları ile çıkabilmeniz dileğiyle iyi haftalar.

Saim Bozdemir'in Diğer Yazıları